Aydınlık gazetesinden Füsun İkikardeş'in haberine göre: Yirmi milyonluk Şehr-i İstanbul’un bir zamanlar ‘işçi mahallesi’ olarak bilinen, sonradan orta ve orta üst sınıfın hızla yerleştiği Maltepe ilçesindeyiz. İlçedeki iki kesim, E-5 otoyolu ile karpuz gibi ortadan ikiye bölünmüş. Altında, yani denize yakın tarafta lüks yeni siteler, E-5 üstünde de işçi mahalleleri... Bunlar arasında en yoksullarından biri, karanlık basınca torbacıların sokaklarında cirit attığı, duvarlarında bol bol PKK yazılarının görüldüğü Gülsuyu mahallesindeki tepelerden birinde üç katlı bembeyaz badanalı bir ev. Girişinde kocaman ATA EVİ levhasıyla yoksul öğrencilerin, anne babaların ‘okuma’ umudu olmuş. İşte biz o adrese gidiyoruz ve bakın neler görüyoruz...
‘DÖRT HAFTADIR AYNI YOĞUNLUK’
Önce size ev sahiplerimizi tanıtalım: Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Maltepe Şube Başkanı Olcay Yılmaz ve şubenin Eğitim Koordinatörü Günay Birecik. Bir ay önce başlattıkları iş, herkese örnek olacak nitelikte. En başta da, olup bitenleri, sadece sosyal medya üzerinden atıp tutanlara örnek olması dileğiyle Günay Hanımdan dinliyoruz:
“Ata Evi, ADD projesi. İlk kez ADD şubesi olarak Gülensu’da açtık. Altı yıl Cumhuriyet Kadınları Derneği (CKD) Maltepe Şube kurucu başkanlığını yürüttüm. O sürede, 3,5 yıl Gülensu mahallesinde eğitim evi açmıştık. Böyle bir tecrübem vardı. Genel Merkez, bütün şubelerin önüne bir görev olarak koyunca, bunu tekrar canlandıralım diyerek bu yola çıktık. İlk adım böyle atıldı... Yer arayışına girdik, en uygun yer burası oldu. Gönüllülerimiz sayesinde bir yıllık kirasını ödedik. Belediye Başkanımız Sayın Ali Kılıç’ın da desteği oldu. Aralık ayının başında da okul müdürünü ziyaret ettik ve çocuklara yönelik etüt çalışmaları, kadınlar için okuma yazma kursları gibi planlarımızdan bahsettik. Hem ailelere hem çocuklara ulaşmak için yardım istedik. Sağ olsun müdürümüz kabul etti, öğretmenleri de haberdar etti. Ben ve Olcay Başkan 32 sınıfı tek tek dolaşarak bütün çocuklara broşürlerimizi ulaştırdık. 850 kişilik bir okul, 1, 2, 3 ve 4’üncü sınıfları var. Bir Salı günüydü, öğleden sonra Ata Evi’ne öyle bir geldiler ki, iğne atsanız yere düşmeyecek haldeydi. Tek tek başvuruları aldık, neler yapabileceğimizi anlattık, bilgilendirdik. Çocukların bir daha ayağı kesilmedi. Tam dört hafta bitti, yoğun bir katılımla çalışıyoruz.”
Ata Evi’nde haftanın beş günü hummalı bir çalışma var. Sabah kadınlar iki ayrı grupta geliyor, saat 14’te sıraları çocuklara devrediyorlar. Sabahki okuma yazma kursları ikiye bölünmüş, önce biraz bilenler, sonra hiç bilmeyenler. Derslere Halk Eğitim’in görevlendirdiği bir öğretmen giriyor. Öğretmen hanım, gözlemlerini şöyle özetliyor: “Çocukların zihinleri bomboş, yeni bilgi girişi tabii ki çok daha kolay. Ancak kadınlarda saygı ve dikkat daha yüksek. Çok çaba gösteriyorlar, çok meraklılar.”
Okuma yazma kursu öğrencileri içinde genç kızlardan tutun da 80 yaşındaki yaşlılara kadar farklı yaş gruplarından kadınlar var. Kimi, “Köle gibi kalmışız, her gün kadına şiddet, cinayet haberi dinliyoruz. Artık yeter. Evde bütün iş bize bakıyor, ama pazara gidince alacağımız sebzenin fiyatını bile okuyamıyoruz” diye yakınıyor. Kimi de, bir an önce okur yazar olup kitap okumak için sabırsızlanıyor. Hemen hepsinin ortak derdiyse, çocuklarına okul derslerinde yardımcı olamamak.
Öğleden sonra sınıftaki sıraların düzeni değişiyor, dört küme kuruluyor. Her biri bir sınıf için. Başlarında birer gönüllü eğitmen. O gün Ali Öğretmen ve Handenur da gönüllüler arasında. Ali Öğretmenin boş günü, buraya geliyor, 34 yıllık tecrübesiyle 1. sınıflara okuma yazma öğretiyor.
Handenur ise sınıf öğretmenliği son sınıf öğrencisi. Ülkesine, çocuklara hizmet etmek istiyor, büyük umutları, hayalleri var. Dersleri ve TGB faaliyetleri elverdiği zamanlarda Bostancı’dan Gülsuyu’na geliyor...
Diğer kümelerde gönüllüler çocuklara yardım ediyor. Mesela Günay Hanım ve Serap Hanım mühendis, tecrübeli öğretmenlerin yol göstericiliğinde çocuklara derslerinde yardımcı oluyorlar.
Seda hanım, bir başka ADD gönüllüsü, Muhammed’e ödevlerini yaptırıyor. Muhammed kim mi? Belediyede temizlik işlerinde çalışan engelli bir babanın üç çocuğundan biri. Sabah 6’da işe gitmiş babası, 1’de işi bitince çocuklarını okuldan almış buraya getirmiş. Anneleri yardımcı olamaz, çünkü evde üçüncü kardeş var, henüz bir bebek...
‘Bu ülke için eğitimle işe başlamalı’
ADD Maltepe Şube Başkanı Olcay Yılmaz, daha önce de CHP Gençlik Kolu başkanlığı yapmış genç bir siyasetçi. Ata Evi projesi uygulamasına öncülük ettiği için çok heyecanlı. “Bugüne kadar bu ülke için ne yaptım, diye kendimi sorguladığımda, Ulu Önderin ismini taşıyan bir derneğin temsilcisiysem, eğitim öğretimle işe başlamak gerektiğini düşündüm” diyor. Halk evlerinin, köy enstitülerinin yerine Ata Evlerinin geçeceğine dair umutları var. Son 15-20 yılı ise şöyle sorguluyor: “Biz Atatürkçüler, Kemalistler olarak ülkenin bu noktaya geldiği süreçte ne yaptık? Ülkenin yine kurucu ayarlarına dönmesi için dünden bugüne nasıl bir katkı sunduk? Ben 39 yaşındayım, siyasi mücadele içinde de bulundum. Ama bir şey yapmamışız. Önümüze bir şey konmuş, onu takip etmişiz.”
Maltepe’de 40’ın üzerinde cemaatin 70 adet tarikat evi olduğunu söyleyen Yılmaz, Cumhuriyetin ilkelerini yaşatmak için Atatürk’e borcumuz olduğunu vurguluyor.