Yerli PISA'da sonuç yine aynı

MEB tarafından hayata geçirilen ve yerli PISA olarak anılan Akademik Becerilerin İzlenmesi ve Değerlendirilmesi (ABİDE) sonuçları PISA ile aynı.

Yerli PISA'da sonuç yine aynı

Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı olan PISA sonuçlarında Türkiye geri sıralarda yer alırken, Milli Eğitim Bakanlığı da kendi değerlendirme sistemini olan ABİDE'yi (Akademik Becerilerin İzlenmesi ve Değerlendirilmesi) kurdu. Ancak, ABİDE 8. sınıflar raporunda sonuçlar değişmedi, PISA ve TIMSS ile örtüştü. ABİDE raporuna göre 'ileri yeterlilik' düzeyinde yüzde 10.3'lük sonuçla Sosyal Bilgiler olurken, en geri olduğumuz alan matematik oldu. Öğrencilerin yüzde 26.4'ü 'temelaltı yeterlilik' düzeyinde bulunuyor.

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Ölçme Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından hayata geçirilen ve yerli PISA olarak bilinen Akademik Becerilerin İzlenmesi ve Değerlendirilmesi (ABİDE) 8. sınıflar raporu açıklandı. Ancak yerli PISA’da sonuçlar değişmedi…

Türkçe testine giren 34 bin 700 kişinin yüzde 3.6’sı temelatı, yüzde 22.4’ü temel, yüzde 44.6’sı orta, yüzde 23’ü ortaüstü, yüzde 6.4’ü ise ileri yeterlilik düzeyinde çıktı.

Matematik testinde ise 34 bin 658 öğrencinin yüzde 26.4’ü temelaltı, yüzde 33.6’sı temel, yüzde 28.7’si orta, yüzde 8.2’si ortaüstü, yüzde 3.1’i de ileri yeterlilik düzeyinde çıktı.

Fen bilimleri testine giren 34 bin 693 kişiden yüzde 17.9’u temelatı, yüzde 34.4’ü temel, yüzde 33.3’ü orta, yüzde 10.3’ü ortaüstü, yüzde 4.1’i de ileri yeterlilik düzeyinde bulunuyor.

Sosyal bilgiler de ise teste giren 34 bin 711 öğrencinin yüzde 6.3’ü temelaltı, yüzde 25.7’si temel, yüzde 40.9’u orta, yüzde 16.8’i ortaüstü, yüzde 10.3’ü ise ileri yeterlilik düzeyinde çıktı.

Raporun sonuç ve tartışma kısmında ise şu bilgiler paylaşıldı: “Amacı, 8. sınıf öğrencilerinin zihinsel becerilerinin ortaya konulması ve öğrencilerin başarılarıyla ilişkili öğrenci, öğretmen ve okul özelliklerinin belirlenmesi olan ABİDE araştırması kapsamında elde edilen bulgular incelendiğinde genel olarak Türkiye'nin katılmakta olduğu Uluslar arası durum belirleme çalışmalarındaki (PISA ve TIMSS) sonuçlarla örtüştüğü görülmektedir. Örneğin ABİDE araştırmasında öğrencilerin eğitim hedefleri (beklentileri) yükseldikçe ABİDE'de değerlendirme yapılan alanlardaki puanlarının da arttığı sonucuna ulaşılmıştır. Elde edilen bu bulgu, TIMSS 2011 (MEB, 2014) ve PISA 2015 (MEB, 2017) bulgularıyla paralellik göstermektedir.

 

Bir başka deyişle, TIMSS 2011 ve PISA 2015 uygulamasına katılan Türk öğrencilerin de eğitim beklentileri yükseldikçe, PISA ve TIMSS puanlarının arttığı ortaya konulmuştur. Evdeki kitap sayısı, ABİDE 2016 araştırması kapsamında çalışılan bir başka değişkendir. Buna göre, evdeki kitap sayısı arttıkça öğrencilerin ABİDE'de değerlendirme yapılan alanlardaki puanlarının da arttığı bulgusu ortaya konulmuştur. Bu bulgu, TIMSS 2011 bulgularıyla örtüşmektedir.

 

AKRAN ZORBALIĞI ARTTIKÇA PUANLAR DÜŞÜYOR

 

ABİDE araştırması kapsamında akran zorbalığı indisi oluşturulmuş ve öğrencilerin akran zorbalığına maruz kalma durumları ile ABİDE'de değerlendirme yapılan alanlar arasındaki ilişki incelenmiştir. Elde edilen bulgular; öğrencilerin akran zorbalığına maruz kalma durumları ile öğrencilerin bütün derslerdeki başarıları arasında düşük, pozitif yönde bir ilişki olduğunu göstermektedir. Bir başka deyişle, akademik başarısı yüksek olan öğrencilerin akran zorbalığına maruz kalma olasılığının az da olsa arttığı ileri sürülebilir. Ancak TIMSS 2011 ve TIMSS 2015 çalışmalarından elde edilen bulgular, öğrencilerin akran zorbalığına maruz kalma sıklığı arttıkça puanlarının düşme eğilimi gösterdiğini ortaya koymaktadır. Bir başka deyişle, akran zorbalığına hemen hemen hiç uğramayan öğrencilerin TIMSS 2015 puanlarının ortalaması 500 iken, ayda bir uğrayanların puanlarının ortalaması 481, haftada bir uğrayanların puanlarının ortalaması ise 429'dur (MEB, 2017). Öğrenci, öğretmen ve okul anketleri yoluyla toplanmış olan verilerin tüm alanlardaki (Türkçe, matematik, fen bilimleri, sosyal bilgiler) başarı puanları ile ilişkilendirilmesinde genel olarak benzer sonuçlar elde edilmiştir. Bu bağlamda tüm alanlar için öğrencilerin sosyoekonomik durumları, anne eğitim düzeyi, evdeki kitap sayısı, eğitim hedefi, okula yönelik tutum ve aile ilgisi gibi öğrenci özellikleri ile öğrenci başarısı arasında pozitif yönlü bir ilişki söz konusudur. Aynı durum öğretmenin kıdemi, mevcut okulda çalışma süresi, mesleki yeterlik algısı ve mesleki doyum gibi öğretmen özellikleri için de geçerlidir. Bunun yanı sıra okulda kütüphane bulunması gibi okul özellikleri de dört alandaki başarı puanlarıyla pozitif yönde ilişkilidir. Burada destekleme ve yetiştirme kurslarına her iki dönem devam eden öğrencilerin tüm alanlardaki başarı puanlarının devam etmeyen ya da bir dönem devam eden öğrencilerden daha yüksek olması dikkat çekicidir. Dikkat çekici bir diğer husus öğretmenlerin kıdemlerinin öğrenci başarısı üzerinde en son eğitim düzeyinden daha etkili olduğu bulgusudur.” (Sözcü)

talebe.org

Tarih:
Diğer Haberler