Aydınlanmanın Önderlerinden Hasan Ali Yücel

Hasan Ali Yücel’in üreten öğrencileri olarak ülkemizi bilgimizle, sanatımızla, kültürümüzle muasır medeniyetler seviyesine ulaştıracağız.

Aydınlanmanın Önderlerinden Hasan Ali Yücel

YAZAR

Hasan Ali Yücel 1897 yılında İstanbul’da doğdu. 1901'de dört yaşındayken Laleli'deki Yolgeçen Mektebi'ne yazılır. Yazı yazma isteği gün geçtikçe artar ve kendi kendine yazı yazmayı öğrenir. 1913’te "İntikam Olsun" başlıklı ilk yazısını öğrenciyken yazar. Birinci dünya Savaşı nedeniyle okula ara vermek zorunda kalan Hasan Ali Yücel üç buçuk yıl askerlik yaptıktan sonra 1918’te askerlikten terhis edilir. Askerlikten sonra da İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümüne giriş yapar. 1935 yılında Cumhuriyet Halk Partisi'nden, İzmir Milletvekili olarak meclise girer ve art arda dört dönem Milletvekilliği görevini yapar. 28 Aralık 1938'de Hasan Âli Yücel, 2. Celal Bayar Hükümetinde Milli Eğitim Bakanlığı görevine getirildi. Üniversite reformu, Köy Enstitüleri'nin kurulması, Dünya Klasiklerinin Türkçeye tercüme edilmesi ve ilk resmî ve telifli Türkçe Ansiklopedi olan İnönü Ansiklopedisi'nin ön çalışmaları, Hasan Ali Yücel’in Bakanlığı döneminde gerçekleşmiştir. 5 Ağustos 1946'da 7 yıl 5 ay sürdürdüğü bakanlık görevinden istifa eder ve 26 Şubat 1961 yılında hayatını kaybeder.

CUMHURİYET SAVUNUCUSU

Hasan Ali Yücel daha gençlik yıllarında politika ile iç içedir. Haksızlığa asla tahammülü olmayan Yücel baskıcı sisteme, yönetime her zaman karşı çıkmıştır. Atatürk, Tevfik Fikret ve Goethe gibi modernleşme aydınlanma yönünde kesin tavır almıştır. Kurtuluş Savaşı sırasında İstanbul’da mitinglere katılmış, Ankara Hükümetini destekleyici yazılar yazmış ve daha sonraki yıllarda politika içerisinde yer almıştır. 1935 yılında İzmir Milletvekili olmuştur. Gerek eğitim gerekse kültür alanında ki başarıları ile 1938 yılında Celal Bayar döneminde Milli Eğitim Bakanı olmuştur.

Milli Eğitim Bakanı olmasının beraberinde eğitim alanında önemli gelişmelere imza atmıştır ve köylünün gelişmesi için elinden geleni yapmıştır.

HASAN ALİ'NİN AYDINLANMA MÜCADELESİ

Osmanlı Döneminde okuma yazma oranı oldukça düşük bir sayıdaydı. Özellikle kadınların yok denecek kadar azdı. Köylünün hor görülüp, itilip kakıldığı hatta köleleştirildiği dönemden Atatürk’ün Kemalist Devriminden sonra okuma-yazma oranı, kadınların söz hakkı ve köylünün milletin efendisi ilan edildiği dönemlere geldik. Köylüyü hayata katacak, sosyokültürel anlamda var etmenin yolu ancak eğitim ile olurdu. Hasan Ali Yücel’in de Milli Eğitim Bakanı olduğu zamanda kurulan Köy Enstitüleri dönemin aydınlanmasında, halkın hayatta var olmalarında büyük rol oynamıştır. Köylere kurulan Köy Enstitülerinde sanat, kültür, akademi, meslek öğrenimi, el işi gibi birçok alanda eğitimler verilmiş ve bunun yanı sıra da her öğrenci en az bir enstrüman çalmış ve Aşık Veysel gibi üstatlarda bu enstitülerde ders vermiştir. Osmanlı Döneminde hor görülen köylüler, Cumhuriyet Döneminde Efendi ilan edilmiştir.

Eğitimde Sınıf ayrılıklarının yoğun olduğu bu dönemde herkesin eğitim alması ile Hasan Ali Yücel eğitimde ki sınıfsal ayrımı ortadan kaldırmıştır. Bu okullardan mezun olanlar ise Kemalist Devriminin savunucuları ve geleceğin aydınları olmuşlardır. Bunların yanı sıra da üretim ekonomisinin en çok yükseldiği dönem yine Köy Enstitülerinin açıldığı dönemdir. Halka toprakla, bitkiyle, yetiştirmeyle ilgili her bilgi verilmiştir ve birçok Ziraat mühendisi de yetişmiştir.

YENİ DÜNYAYI KEŞFETME

Hasan Ali Yücel Tercüman Bürosunu kurarak Dünya Klasiklerinden 500’den fazla eseri Türkçeye çevirmiştir. Yücel’in okumaya verdiği önem gözler önündeydi. Daha okumayı-yazmayı yeni yeni öğrenen çocuklar Hasan Ali Yücel’in çevirileri sayesinde Dünya Klasikleri ile buluştu.

Osmanlı Döneminde okuma-yazmayı bilmeyen çocuklar artık okudukları kitapların havasına kapılarak yazmaya da başlamıştı. Yücel genci, yaşlısı, çocuğu ve köylüyü çevirmiş olduğu Dünya Klasikleriyle yeni bir dünyayı keşfetmelerinde yardımcı oldu. Bugün hala çevrilen kitaplar geleceğe ışık tutmakta.

YILLAR ARASINDAKİ DEĞİŞİM

Hasan Ali Yücel’in eğitime verdiği önem ve bugün eğitime verilen önemin arasında ki farkları görebiliyoruz. Köy Enstitülerinin kapatılması ile ülkemizin geriye dönüşü gözler önündedir. Öncelerinde okurken büyük mutluluklar duyan insanlardan şuan hiçbir eser yok. Yücel’in döneminde, üretime katılan, öğrencinin yeteneğine göre eğitim aldıran bir sistem var iken bugün baktığımız zaman üretmeyen, dünyadan bir haber, verdikleri her şeyi öğretme şevkiyle değil ezber yoluyla veren bir sistem mevcut. İnsanı yozlaştıran kendi içine kapatan bir dönemdeyiz. Artık kimse okumuyor yazmıyor ve en önemlisi üretmiyor.

Ama şunu biliyoruz ki TGB-TLB varsa okumak, yazmak ve üretmek var demektir. Bizler insanı yozlaştıran topluma yabancı üretmeyen bireylerin hayatta her alanda var olmaları için mücadele edeceğiz. Bizler İnsanı okumaya araştırmaya ve yazmaya merak saldıran bir gençliğin içerisindeyiz. Sürekli farklı fikirler üreten ve bunları hayata geçirmek için sürekli mücadele eden bir gençlik. Kemalist devrimini Mustafa Kemal’in ilkeleri ve fikirleri, Hasan Ali Yücel’in Köy Enstitülerindeki üreten öğrencileri gibi tamamlayacak, mücadele bayrağını en yukarıya çekecek ve ülkemizi bilgimizle, sanatımızla, kültürümüzle muasır medeniyetler seviyesine ulaştıracak olan gençliğiz.

Hasan Ali Yücel'in Köy Enstitüleri olmasa da yarattığı aydınlık nesiller mücadeleye devam ediyor. Kemalist devrimini yaşatacak olan gençlikte bugün TGB-TLB’de yaşıyor. Bizler geçmiş aydınlarından aldığımız güç ile bugün mücadelemizi de sonuna kadar veriyor ve Kemalist Devrimini tamamlayacağımıza söz veriyoruz.

Nazlı Öztürk

TLB İstanbul İl Başkanı

talebe.org

Tarih:
Diğer Haberler