Türkiye'de gündem o kadar hızlı değişiyor ki; dün tartıştıklarımız bazen bize geçen yıl olmuş gibi gelebiliyor. Haliyle bu hızlı gündemde bazen kaybolabiliyoruz...
Hadi o zaman biraz hafızamızı tazeleyelim.
MASA DAĞILDI
Yeni Anayasa görüşmeleri üzerine Meclis Anayasa Komisyonu toplanmıştı. Anayasa çalışmalarının hiçbir yapıcılığı olmadığı ortadaydı. Çünkü gündem Türk Milleti'nin Anayasa dan çıkarılmasıydı.Türk Milleti'ni anayasadan .çıkarmak bölücü terörün dayanak noktasıdır. Terörü hortlatır. TSK nin kararlılıkla sürdürdüğü mücadelenin masada kaybedilmesidir.Yeni anayasa gericidir.Cemaat ve tarikatlara yasal dayanak getiriliyor.Geçmişte liselerimizi imam hatipleştiren, kütüphaneleri kapatıp mescitler açan AKP Hükümeti'nin, bugün de cemaat ve tarikatlara getirmeye çalıştığı özgürlük ile toplum, Orta Çağ karanlığına hapsedilmek isteniyordu.Nitekim CHP'nin görüşmelerden çekilmesi ile de ,ara çözümlerin yapıcılıktan çok yıkıcı olduğu anlaşıldı. Masa emperyalizm maskeciliği yapanların üzerine devrildi. (16 Şubat 2016)
CONİ'YE MAHKEMEDEN DE ÇUVAL GELDİ
19 Ekim 2011 tarihinde TGB Bodrum'da bir Amerikan askerine çuval geçirmişti. Olay sonu açılan mahkeme 9 Şubat 2016 tarihinde beraat kararıyla sonuçlandı. Kanlı Postallarıyla ülkemize girme cüretini gösteren Conilere bir çuval da mahkeme kararıyla geldi. Nerede Amerikan askeri görürsek başına çuval geçireceğiz. Amerikan askerlerinin bu topraklarda rahatça gezmesine izin vermeyeceğiz.
PKK YİNE(!) OKUL YAKTI
PKK’nın okul yakması ilk defa duyduğumuz bir şey değil elbet. Ancak ilk defa duymuyoruz diye de bu olayı normalleştirecek değiliz. PKK’nın okulları ateşe vermesinin nedeni gün gibi ortada. Atatürk’ün “Vatanın bütün ümidi ve geleceği size, genç nesillerin anlayış ve enerjisine bağlanmıştır.” sözünü gençliğin öğrenememesi için, okullarda Atatürk’ün öğretilmesini engellemek için yapıldı. Çünkü genç nesilin vatan, millet , bayrak sevgisi kazanması demek onların pabuçlarının dama atılması anlamına gelmekte. Sözde temsil ettiklerini söyledikleri bölgelerden Aziz Sancar gibi bilim adamalarının çıkmasını istememekteler.
(14 Şubat 2016)
ABD DIŞİŞLERİ SÖZCÜSÜ JOHN KİRBY: "YPG TERÖR ÖRGÜTÜ DEĞİL"
Emperyalizm Amca, yani ABD PKK'nın Suriye'deki kolu PYD'nin askeri kanadı YPG'yi terör örgüt olarak görmediklerini ve YPG'nin her zaman sırtını sıvazlayacaklarını açıkladı. Tayyip Erdoğan da bu sözlerin üzerine Obama’ya trip atmayı ihmal etmeyip; “Ben sana nasıl güveneceğim? Ben miyim senin yavuklun, yoksa Kobani’deki teröristler mi?” diyerek ABD'ye sitemini dile getirdi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, John Kirby de gayet net bir şekilde, ‘’Türkiye’nin, YPG ile ilgili endişelerini anlıyoruz. Ancak YPG, IŞİD ile mücadelede en başarılı güçlerden biri. Biz onları terörist örgüt olarak görmüyoruz ve kendilerini desteklemeyi sürdüreceğiz” diyerek tavrını ortaya koydu.
CANSEL...
Kayseri'de Eğitim Bir Sen mensubu matematik öğretmeni tarafından tecavüze uğrayan Cansel Buse Kınalı arkadaşımız, şikayetleri sonuçsuz kalınca 14 Şubat'ta intihar etti. Daha takdir alamadığı için hayatına son veren ve TEOG puanı iyi olmadığı için canına kıyan arkadaşlarımızın acısı taze.
AKP iktidarının onlarca şoför değiştirip, sayısız şekle soktuğu eğitim sistemi artık şarampole yuvarlanmış durumdadır.
Kadınlarımızın okula gitmesini doğru bulmayan, babanın öz kızına şehvet duyması caizdir diyen politikalarla kadınlar eve kapatıldı,erkeğin kölesi haline getirildi. Evimizden sonra en güvenli yer dediğimiz okullarımızda bile sıklıkla taciz ve tecavüz vakaları yaşanıyor.
Bazıları da vardır ki, bir alkışı hak eder...
VATAN YOKSA ÜNİVERSİTE DE YOKTUR!
Türkiye'nin akademisyenleri, 25 Ocak'ta yayımladıkları bildiriyle teröre karşı güvenlik güçlerini desteklediklerini açıkladılar. Akademik özgürlük ve üniversite özerkliği; vatan ve millet bütünlüğüne karşı beyan ve eylemlerin gerekçesi yapılamaz, bu ilke gerçeğe bağlılık ve vatana bağlılıktır. ABD ve İsrail tarafından desteklenen PKK, Türkiye'yi bölmek için saldırıya geçmiştir. Türk silahlı kuvvetleri ve güvenlik güçlerinin bu saldırıya karşı verdiği mücadele vatan savaşıdır. Türk silahlı kuvvetleri ve güvenlik güçlerinin milletin huzur, güven ve birlik içinde yaşaması, vatanın bütünlüğünün korunması için ABD-İsrail destekli PKK terör örgütüne karşı yürüttüğü harekatı destekleyen vatansever akademisyenlerimizi buradan alkışlıyoruz.
İZMİRLİ HURDACIDAN İNSANLIK DERSİ
İzmirli hurdacı Hüseyin Aydoğdu (56), hurda topladığı el arabasıyla evine dönerken, bir aracın çarpıp kaçması sonucunda yaralandı. Beline hurda arabasının demiri saplanan ve hastanede tedavi gören Aydoğdu, kendisine çarpıp kaçan sürücüden şikâyetçi oldu. Dosya, dava sürecine girmeden önce Uzlaştırma Bürosu’na iletildi. Uzlaştırmacı bilirkişi Canan Selvi, kazayı yapan Metin Kurtulmuş’u ve mağdur Hüseyin Aydoğdu’yu buluşturdu. Aydoğdu, tekstilci işadamı Metin Kurtulmuş’un uzlaşma talebini kabul etti. Ancak para istemedi, sadece ihtiyaç sahibi 100 çocuğa mont bağışlamasını şart koştu. Aydoğdu’nun isteğini kabul eden işadamı Kurtulmuş, Yamanlar’da ihtiyaç sahibi öğrencilerin okuduğu bir okula 100 mont bağışta bulundu. Kurtulmuş, Aydoğdu’nun kazada zarar gören hurda arabasının tamirini de üstlendi.
Günde ortalama 20tl kazanan Aydoğdu, "alnının teri ile kazanmadığı parayı istemediğini ve yoksulluğu iyi bildiğini" söyledi. İnsanlığın sadece para ile olmadığını, yoksulun ve emekçinin toplumdaki yerini bir daha gösteren ver herkese hayat dersi veren emekçi Hüseyin Aydoğdu ağabeyimizi buradan alkışlıyoruz.
talebe.org