TLB İstanbul'da Atatürkçülük Okulları’nın ikinci ayağı Pendik’de gerçekleşti

İstanbul İl Örgütümüz, Atatürkçülük Okulları'nın İstanbul içindeki ikinci ayağını bugün Pendik'te gerçekleştirdi

TLB İstanbul'da Atatürkçülük Okulları’nın ikinci ayağı Pendik’de gerçekleşti

Atatürkçülük Okulları’nın İstanbul'daki ikinci ayağı bugün Pendik'te TLB Genel Sekreteri Birkan Burkan ve TGB GYK üyesi Kaan Arslan'ın katılımıyla gerçekleştirdi.

1. Oturum konuşmacısı TLB Genel Sekreteri Birkan Burkan "Atatürkçülük Nedir?" eğitimini verdi. Birkan Burkan:”Atatürk, Kemalizm’in kendine ait değil Türk Devrimine ait olduğunu ifade etmiştir. Kendine değil, kamuya, Türk milletine atfetmiştir. Bir ideoloji olarak değil devrimci pratik olarak ele almıştır. Atatürk, bulunduğu zamanın şartlarını iyi kavramıştır. Kemalizm’in yerel kaynaklarından biri olarak Namık Kemallerin kurduğu Meslek örgütü karşımıza çıkıyor. Kemalizm’in uluslararası kaynaklarını incelediğimizde karşımıza ilk olarak milliyetçilik yönünden etkilenilen Fransız Devrimi çıkıyor. Yine bizim coğrafyamızdaki Narodniklerin halkçılığından etkileniliyor.

 

Kemalizm, feodalizme karşı tavır almıştır fakat özellikle 1980 Darbesi sonrası Türkiye tarikatlar ağıyla sarılmıştır. Karşıdevrim sürecini şöyle ayırabiliriz: 1945’ten 1980’e kadar kurumsallaşma süreci ve 1980’den 2015’e kadar da atağa geçtikleri süreç. Süreci 1945’ten almamızın sebebi NATO’ya teslim olmamızdır. 1980 darbesinden sonra 24 Ocak Kararlarının yürürlüğe konmasıyla neo-liberal sisteme teslim olma ve para transferlerinin kontrolünün ortadan kaldırılmasıyla Atlantik Sistemine iyice teslim olundu. Amerikan gizli servislerinin gizli örgütlenmeleri ve cemaatler yurdun dört bir yanını sardı. Nihayetinde karşımıza Büyük Ortadoğu Projesi çıktı. Abdullah Güller gizli anlaşmalar yaptı. FETÖ, buna direnebilecek bütün güçleri, başta TSK olmak üzere f tipi kumpaslarla etkisiz hale getirmeye çalıştı. Devletçilik yerine özelleştirmeler, laikliğe karşı dincilik ortaya çıkarıldı. Fakat Attila İlhan’ın bahsettiği dip dalgası, vatansever Türk Milleti, Türk Ordusu, başta Türkiye Gençlik Birliği olmak üzerebütün vatansever güçler, bütün bunları bozguna uğrattı. Başta ordumuzu ve Türk milletini hedefe alan 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra “pilotumuz kalmadı, başarılı subay kalmadı ” dediler. Şanlı Türk Ordusu evvela Fırat Kalkanı ile Amerikan koridorunu bozguna uğrattı. Şanlı pilotlarımız Zeytindalı Harekatı’nda bütün kritik noktaları, hedefleri başarıyla imha ediyor. Bugün ki hedefimiz Atatürk’ü, Cumhuriyet Devrimini yeniden iktidara getirmektir.

 

2. Oturum konuşmacısı TGB GYK üyesi Kaan Arslan "Atatürk Ve Teşkilatçılık" eğitimini verdi. Kaan Arslan: "Atatürk yaşadığı dünyayı değiştirmek istiyordu. Bunun için mücadele etmeye başladı, sürekli teşkilatlandı. Fikirlerini ilk defa lisede somutlaştırdı. Teşkilatlanmanın yanında sürekli bir yayıncılık da sürdürdü. Bunun temel nedeni, örgütlenme hedefiydi. Atatürk, Harbiyedeyken arkadaşları ile birlikte boş sınıflarda buluşuyor, "Ne yapabiliriz" diye gündemi tartışıp gazete çıkarıyorlardı. Türk Devrimi sürecinde buna benzer Tanin, Meşveret gibi birçok gazete çıkarıldı. Atatürk de Kurtuluş Savaşı döneminde Hakimiyet-i Milliye ve nihayetinde Anadolu Ajansı'nı kurduruyor. Abdülhamin'in tahtta 33 sene durmasının en büyük sebebi kurduğu jurnal teşkilatıdır. Atatürk de Sirkeci'deki evde yapılan toplantıda, jurnalcilerden biri tarafından jurnallenip tutuklanıyor. Zindandayken hastalanıyor ve komutanının aracılığıyla zindandan çıkıyor ve komutanı tarafından uyarılıp Şam'a sürgün seklinde gönderiliyor. Şam'da Süvari Komutanı Lütfü Bey ve eski bir Askeri Tabip olan Mustafa Bey ile tanışıp Vatan ve Hürriyet Cemiyeti'ni kuruyor. 

 

Şam, Kudüs, Beyrut gibi noktalardan Selanik'e uzanacak çok ciddi bir şekilde örgütleniyorlar. İleride İttihat ve Terakki'nin önemli kadroları bu cemiyetten yetişiyor.  İttihat ve Terakki’deyken de her gece Talat Bey’in evinde toplanıp Osmanlının geleceğiyle ilgili konuşuyorlardı. Atatürk de bu toplantılarda İttihat ve Terakki içerisinde fazlasıyla dikkat çekmişti. İleride Enver Bey ve Resneli Niyazi Bey'in dağa çıkmasıyla Saray, Padişahı protesto için telgraf yağmuruna tutuluyor ve bundan korkan Abdülhamit tarafından Meşrutiyet yeniden ilan ediliyor. İttihatçılar böylece Hürriyet Devrimini ilan ediyorlar.” diyerek eğitimini bitirdi.

Tarih:
Diğer Haberler