Türkiye Liseliler Birliği'nden MEB'e öneriler

Türkiye Liseliler Birliği olarak yarın toplanacak eğitim konferansı için Milli Eğitim Bakanlığına önerilerimizi sıralıyoruz.

Türkiye Liseliler Birliği'nden MEB'e öneriler

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un açılış konuşmasını yapacağı eğitim konulu konferans 8 Eylül Cumartesi günü İstanbul’da gerçekleşecek. Konferansa toplumun farklı kesimlerinden 100’ün üzerinde eğitim gönüllüsü katılacakken amaç yeni eğitim öğretim döneminde uzun vadede yapılması gereken işler.

Konferansın konu başlıkları şöyle:

1. Nasıl bir müfredata ihtiyacımız var? Bu müfredatla öğrencilere hangi beceriler kazandırılmalıdır?
2. Nasıl bir öğretmen istiyoruz?
3. Kaliteli bir eğitim için nasıl bir okul ortamı oluşturmalıyız?
4. Ülkemizde bölgeler arası eğitim farklarını gidermek için ne tür önlemler alınmalıdır?
5. Öğrenci seçme ve yerleştirme sınavları nasıl olmalıdır?
6. Eğitim sisteminde izleme, değerlendirme, ölçme, denetim, özdenetim mekanizmaları nasıl olmalıdır?
7. Eğitimimizde kültür, sanat ve spor etkinliklerine nasıl yer vermeliyiz?


Türkiye Liseliler Birliği olarak cevap veriyoruz:

Türkiye'nin ihtiyacı olan müfredat milli bir müfredat. Türkiye'nin ihtiyacı olan müfredat çağdaş bir müfredat. Türkiye'nin ihtiyacı olan müfredat bilimsel bir müfredat. Türkiye'nin ihtiyacı olan müfredat laik bir müfredattır. Müfredatın temeli ezberci eğitim sistemi değil, aksine öğrencilerin öğrenme becerisinin geliştiği, tez, antitez, sentez yöntemi ile derslerin temelini öğrendiği, çıkarım yaptığı, kazandığı beceriler ile ufkunu genişleteceği ve ülkemize faydalı bireyler olmak için çabalayacağı, bilimsel çalışmalar yapacağı bireyler olarak yetiştikleri müfredat olmalı. Atatürk'ün, Kurtuluş Savaşı'nın, milli değerlerimizin, tarihimizin olmadığı, Atatürkçülüğün, vatanseverliğin eksik veya hiç olmadığı bir müfredat kabul edilemez. Sadece ders içeriklerinin değil, hayatın her alanında etkin ve yetkin bireylerin yetişmesi için gerekli sosyal bilgilerin olacağı müfredat olmalı.

“ÖĞRETMENLERİMİZ BAŞÖĞRETMENİ ÖRNEK ALMALI”

Eğitim sistemimizin temel yapı taşlarından en önemlisi öğretmenlerimizdir. Öğretmenlerimiz Baş Öğretmen Mustafa Kemal Atatürk'ü örnek alan, bir milleti muasır medeniyetler seviyesine çıkartmak ve ülkemize faydalı insanlar yetiştirmek için çabalayan bireyler olmalıdırlar. Öğrencilerin hayatlarında geçici değil kalıcı olmak için çabalamalılardır. Öğrencilere şevkatle yaklaşmalılar, onlara saygı duymalılar. Ders içeriklerini ezberletip sınavda cevapları istemekten çok öğrencinin sosyal hayatına da dahil olmalı, geleceklerine rehber olmalı, sadece kendi branşlarında değil, öğrenci psikolojisinde de uzman olmaları gerekmektedir.

Okullardaki eğitimin daha kaliteli olması için eğitimin verildiği ortam çok önemlidir. Okullarda laboratuvar eksikliklerinin, spor sahası yetersizliklerinin, ihtiyaç fazlası olmasına karşın diğer okulların bahçelerine inşaa edilmeye devam eden imamhatip okullarının sayısının ihtiyaca göre şekillenmesi, sınıflarda sadece akıllı tahtalar ile değil, tüm teknolojik imkanlarla ülkemizin geleceğini oluşturacak çocuklarımız için uygun ortamlar oluşturulmalıdır.

“HER ÇOCUK EN AZ BİR ENSTRÜMAN ÇALMALI…”

Sistemdeki değerlendirme mekanizmaları çocukların verdikleri sonuçlara göre değil, ezberi baz almayan, öğrenmeyi ön planda tutan çözülen sorudan sınıftaki davranışlarına, arkadaşlık ilişkilerinden ailevi ilişkilerine kadar toplam bir denetim mekanizması kurulmalıdır. Kültür, sanat ve sporsuz yetişmiş bir nesil ülkemize faydalı değil ancak zararlı olur. Matematik, Fen Bilimleri dersi ne kadar önemliyse kültür, sanat ve spor alanında yapılan çalışamalarda eşit düzeyde önem arz etmektedir. Kültür, sanat faaliyetleri sadece müzik, resim, beden eğitim dersleri ile sınırlı kalmamalı, her çocuk en az bir enstrümanda uzmanlaşmalı, en az bir sanat dalında yetkinleşmeli ve sporu beden derslerinde futbol, voleybol olarak değil, aksine spora bakış açısı temelinden ele alarak ileri düzeyde spor yapmalıdır.

15 TEMMUZLAR YAŞANMASIN DİYE LAİK, BİLİMSEL, MİLLİ EĞİTİM

Hepsinden önemlisi ve özeti, Türkiye Cumhuriyet Milli Eğitim Bakanlığı'nın milyonlarca öğrencinin geleceğini oluşturacak olan müfredatı ve eğitim sistemi, bireysel çıkarları, arkadaşının başarısızlığından mutlu olan öğrencileri, ezbere dayalı sınav sistemlerini yaratan bir sistem olmamalı. Bir daha 15 Temmuzlar yaşanmasın, hiçbir eğitim kurumunun yönetim kademelerine tarikatlar, cemaatler yuvalanmasın, öğrencilerimiz tarikat, cemaat yurtlarına mecbur kalmasın diye eğitim sistemimiz milli, bilimsel, çağdaş ve laik olmalıdır.

Türkiye Liseliler Birliği olarak ülkemizin geleceği, aydınlanmış eğitim kurumları ve Atatürkçü vatansever nesil için mücadele etmeye devam edeceğiz.

Tarih:
Diğer Haberler