Çuval Eylemini Nasıl Gerçekleştirdik?

TLB Genel Sekreterimiz Özgür Bursalı ve TGB Genel Başkan Yardımcısı Cemil Gözel'in Aydınlık Gazetesi'ne verdikleri röportaj.

Çuval Eylemini Nasıl Gerçekleştirdik?

Bodrum’daki çuval davasından beraat eden TGB Genel Başkan Yardımcısı Cemil Gözel ve TLB Genel Sekreteri Özgür Bursalı, kararın İstanbul’daki çuval davası için emsal niteliğinde olduğunu söyledi. Gözel ve Bursalı, bugün Amerika’nın başına en büyük çuvalın Suriye’de geçirildiğini de belirterek, “68 kuşağı Amerikan askerlerini denize dökmüştü biz de çuval geçirdik” dedi.
Muğla’nın Bodrum ilçesinde 19 Ekim 2011 tarihinde Amerikan askerinin başına çuval geçiren ve haklarında 16 yıl hapis istemiyle dava açılan TGB GYK Üyesi Beyhan Korkman, TLB Genel Sekreteri Özgür Bursalı, TGB Genel Başkan Yardımcısı Cemil Gözel, Utku Reyhan, Safa Parlak, Hidayet Dakmaz, Mustafa Üzek ve Umut Alparslan geçtiğimiz günlerde beraat etti. Haklarında beraat kararı verilen Cemil Gözel ve Özgür Bursalı çuval eylemi ve beraat kararıyla ilgili Aydınlık’ın sorularını yanıtladı.

 

SÜLEYMANİYE’NİN AÇTIĞI YARAYLA BÜYÜDÜK

 

| Neden çuval geçirme eylemi yapma ihtiyacı duydunuz?
Ö.B: Amerikan emperyalizmi Körfez Savaşından beri, Ortadoğu’yu şekillendirmek üzere bölgeye girdi. Milyonlarca insan hayatını kaybetti. Savaş sırasında ABD askerleri, mazlum halklar üzerinde çok ciddi tahribatlar yaratacak yöntemler uyguladı. İnsanların başlarına çuval geçirerek işkence ettiler. ABD, çuvalı bir yöntem olarak belirledi. Süleymaniye’de 11 askerimizin başına çuval geçirildi. Biz Süleymaniye olayında 12-13 yaşlarındaydık ve vicdanımızda bu yarayla büyüdük.

 

| Eyleme giderken hiç korkmadınız mı?
Ö.B: Hayır. Bu ilişkide korkması gereken ABD. Biz eylemimizin haklılığını ve milletimizin bu eyleme vereceği desteği yüreğimizde hissederek gittik. Bir gün önce Hakkari’de verdiğimiz 24 şehidimizin acısı da öfke ve kararlılığımızı perçinlemişti.

 

ANLADIKLARI DİLDEN KONUŞTUK


| Eylemi nasıl gerçekleştirdiniz?
Ö.B: O dönem Genel Başkan Yardımcımız Utku Reyhan ile birlikte Muğla’da eğitim toplantısı yapmıştık. Eğitim sonrası ABD savaş gemisinin Bodrum’a demirlediğini öğrendik. Ne yapmamız gerektiğini biliyorduk. Bodrum’a “rehabilite” amaçlı getirilen Amerikan askerlerinin, rahatça dolaşıp şımarıklıklar yapmasına izin veremezdik. İngilizce bilmiyorduk ancak anladıkları dilden konuşmak için çuvalı tercih ettik. Ertesi gün öğle saatlerinde 2 ABD askeri tespit edip yanlarına gittik. Askerlerden biri koşarak kaçmaya başladı. Diğerine ise kısa bir koşturmacanın ardından gereken açıklamayı yaptık ve çuvalı geçirdik.

 

| Eylemden aklınızda kalan özel anlar var mı?
Ö.B: Çokça var. 8 kişi de o kadar istekliydi ki, 2 arkadaş Bodrum’a kadar bagajda gelmeye razı oldu. Çuvalı yolda bir ekmek fırınından temin etmiştik. Gider gitmez ABD askerlerinin tercih edeceğini düşündüğümüz bir barın önünde saatlerce bekledik. Tabii o gece gemide olduklarını çok geç öğrendik. Her ihtimale karşı sabaha kadar araçta nöbetleşe uyumuştuk. Bir de aramızdaki Ankaralı arkadaşın ABD askeri kaçarken arkasından “kaçma la bebe” diye bağırdığını hiç unutmuyoruz.

 

POLİSİN GÖZLERİ DOLDU


| Eylemden sonra nasıl tepkiler aldınız?
Ö.B: İlk olumlu tepkiyi bizi gözaltına alan polislerden aldık. Aracın içerisinde gözleri dolmuştu ve bizimle gurur duyduğunu söyledi. Farklı kesimlerden pek çok gençlik örgütünden kutlama ve destek mesajları aldık. Ülkemizin dört bir yanından gelen tebrik telefonları ve TGB’ye yapılan üye başvuruları eylemin meşruluğunu ortaya seriyordu.

 

| 5 yıl sonra, eylemi bugün açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?
C.G: ABD hem Suriye’de hem bölgede kaybediyor. Çuvalın büyüğü ABD’nin başına geçiriliyor. Geçirdiğimiz çuval daha da anlam kazanıyor. Dün de bugün de Türkiye’de vatanın birliği ve bağımsızlık özlemleri anti-emperyalist bir çerçevede yükselmeye devam ediyor.

 

İSTANBUL’DAKİ DAVA İÇİN EMSAL


| Mahkemenin beraat kararını nasıl değerlendiriyorsunuz? İstanbul’da da TGB’nin diğer çuval eyleminin 6 Mayıs’ta duruşması olacak. Bu karar o dava için de emsal olabilir mi?
C.G: Bu karar İstanbul’daki dava için de emsal oluşturacaktır. Mahkeme gerçekten çok zor ve cesur bir karar verdi. Bu karar Amerikan emperyalizmine karşı Türkiye’de yapılacak herhangi bir eylemin meşru olacağı anlamına geliyor.

 

| Türk Gençliği bu eylemden nasıl etkilendi?
C.G: Türk gençliği vatansever ve devrimcidir. Ülkemizdeki kırılma dönemlerinde gençlik bu özelliğini gösteriyor. Ülkemizde çok kuvvetli bir antiemperyalist damar var. Çuval eylemlerinden çıkardığımız mesaj budur: Anti-emperyalizm ve Atatürkçülük gençliği birleştirir.

 

| 68 Kuşağı da benzer eylemler gerçekleştirmişti...
C.G: Türkiye’de büyük bir mücadele birikimi var. Biz o mücadele birikiminin ve 68 kuşağının da temsilcileriyiz. Dün o kuşak 6. Filo’yu aynı kararlılık ve hassasiyetle denize dökmüştü, biz de çuval geçirdik. Özlemler aynı, program aynı. Anti-emperyalizm ve tam bağımsızlık. Ülkenin bütünlüğüne kast eden hiçbir girişim yanıtsız kalmaz. Bu tarihsel sorumluluk, Türk gençliğinin karakterine işlemiştir. Önümüzdeki dönemin parolası da budur.

Tarih:
Diğer Haberler