Beyazıt’ta Bir Şehit: TURAN EMEKSİZ

TLB Bursa'dan Ali Mutlu ve Akın Zayim yazdı...

Beyazıt’ta Bir Şehit: TURAN EMEKSİZ

Turan Emeksiz 1940 yılında Malatya da dünyaya geldi. İTÜ Orman Fakültesi öğrencisi olan Turan Emeksiz 1960 yıllarındaki direnişin ve öğrenci hareketlerinin öncüsü oldu. Turan Emeksiz ve öğrenciler, 28 Nisan 1960 sabahı üniversite öğrencilerinin düzenlediği protesto mitingi sırasında polis saldırısı altında kaldı. Demokrat Partinin tutumuna karşı başta öğrenciler olmak üzere halkın büyük kesimi sokaklara dökülmüştür. Öğrenciler ülkemizin bağımsızlığını istemişler, amerikancılara geçit vermemek ve gericiliğe karşı eylemler, protestolar ve kampanyalar düzenlemişlerdir. Turan Emeksiz de bu öğrenci hareketlerinde önder olarak yer almış, Türkiye’ nin bağımsızlığı için, emperyalizme geçit vermemek için mücadele etmiştir. Turan Emeksiz 28 Nisan’ ın, dalından koparılan ham meyvesidir. 1960 yılında olacak devrimin fitil ateşleyicilerinden biridir. Aydınlık yolunda, devrim yolunda, Amerikancı Menderes diktasının kirli ve gerici siyasetine karşı devrimci hareketin içinde bulunmuştur. Turan Emeksiz devrimci kişiliği ve tavrı ile örnek alınacak, ileriki yıllarda öğrenci hareketlerine ışık olacaktır.

Hürriyet için Zulme İsyan!

1960 sabahı İstanbul Üniversitesi önünde toplanan öğrenciler protestoya başlamışlardı. Protestonun amacı,Demokrat Partisinin üyelerinden oluşan, basını, muhalefeti ve üniversiteleri susturmak için başlatılan 15 kişilik tahkikat komisyonunun kurulmasına dair kanunun kabul edilmesiydi. O zamanlarda Adnan Menderes’ in baskıcı politikası halk ve öğrenciler üzerinde tepki çekmiş,ülkemizi Amerika’nın yarı sömürgesi haline getirme çabaları ise son radde olmuştu. Menderes o dönem şu cümleyi söyleyecek kadar pervasızlaşmıştır: “Eğer memlekete zararlı eylemler yapıyorsanız, değil üniversiteye girmek, kürsülerine kadar gideriz” Bu baskıya, gericiliğe dayanamayan öğrenciler geleceği elleriyle inşa etmek için mücadeleye atılıyor ve ülkenin bağımsızlığı için meydanlarda protestolar yapıyorlardı. Öğrenciler görevlerini Mustafa Kemal Atatürk’ ün Bursa nutkundan alıyorlardı. Atatürk Bursa nutkunda şöyle diyordu;
Türk genci devrimlerin ve cumhuriyetin bekçisidir. Türk devrimlerini benimsemiştir.Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük kıpırtı ve bir davranış duydu mu, “Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır” demeyecektir. Elle, taşla,sopa ve silahla nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Öğrencilerde görevlerini bu şekilde yerlerine getiriyordu. O sırada polis baskın yapmış coplarla, sopalarla vurarak ve silahlarını ateşleyerek öğrencilerin üzerine yürümüştü. Öğrenciler Beyazıt Meydanı’na yürüyerek çevre üniversitelerden gelen öğrencilerle daha da güçlenerek ilerliyordu. Beyazıt meydanında da polislerle birlikte askerde devreye girmiş, müdahale sertleşmişti. Tam o sırada polisler kalabalığa silah doğrultmuş ve ateş açıyordu. Menderes’ in vermiş olduğu bu talimatla polisin gözü adeta kana bürünmüş hiçbir şey görmez olmuştu. Turan Emeksiz ateşlenen o silahlara hedef olmuş ve vurulduğu Beyazıt meydanında yere yığılmış öylece kala kalmıştı. Arkadaşları ve çevredekiler o sırada yardıma gitse de kurtulamamıştı. Turan Emeksiz hayatının daha baharında gencecik bir fidanken uğruna adadığı davada öldürülmüştü. Akıllara vatan fedaisi olarak kazınmış Devrim ile sonuçlanacak mücadelenin ilk şehidi olmuştu.

Turan Emeksiz'in vurulduğu an...
Turan Emeksiz'in vurulduğu an...

Turan Emeksiz’in Ardından…

Biz Atatürkçü ve devrimci liseliler, Turan Emeksiz’in bugünkü temsilcileriyiz. Turan Emeksiz kendisinin ve halkın içinde bulunduğu duruma karşı tavrını en net biçimde belirtmiş gidişata karşı boyun eğmemiştir. Bizler de bugünün sorunları ile baş başa kalmış gericiliğe ve emperyalizmin üstüne Turan Emeksizler gibi kararlı ve cesur bir şekilde yürüyoruz. Onurlu mücadelemizde Turan Emeksizleri, Deniz Gezmişleri, devrimci aydınlarımızı, en önemlisi de ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ ü örnek alıyoruz. Onların belirledikleri aydınlık çizgisi ve devrimci düşüncelerini kendi örgütlü mücadelemiz içinde yaşatıyoruz. Bilim ve akıl ile devam ettirdiğimiz bu mücadelenin ülkemizin sorunlarına çözüm olacağını. Biz “Talebeler,” Turan Emeksiz olmaya hazırız. Turan Emeksiz bizlere büyük bir kararlılık ve ciddi bir sorumluluk bırakmıştır. Turan Emeksiz’in hayatının baharında rüyasını bitirmek isteyenlere ne yazmıştı Nazım?
“Bir ölü yatıyor
ders kitabı bir elinde
bir elinde başlamadan biten rüyası
bin dokuz yüz altmış yılı Nisanında
İstanbul'da, Beyazıt Meydanı'nda.”
Bize düşen, bu bayrağı daha da yükseltmek olacaktır… Turan Emeksiz en yaşayan haliyle bugün verdiğimiz her mücadelede yol ışığımızdır.

 

Turan Emeksiz'in anısına Cağaloğlu'nda dikilen büst
Turan Emeksiz'in anısına Cağaloğlu'nda dikilen büst

TURAN EMEKSİZ


Bir yürüyüş eylediler sabahtan
Ilgıt ılgıt kan gider loy loy!
Dayan dizlerim dayan!
Ağla gözlerim ağla!
Namlu puşt olmuş, atayağı puşt.
Yine düşman elindeydi vatan
Bir oğul çıktı Malatya'dan:
Anası Yılmaz çağırırdı
Haram süt emmemişti anadan.
Ve Beyazıt derler bir büyük alan
Düşman sarmıştı sağı solu
Düşman çok, cephane yoktu.
Yetişmemişti daha Cemal Paşa kolu
Amandı el aman!
Tank paletleriydi alanda dönen
Kusan namlularda, kalleş ölümcül
Ve vuran ve kıran ve haykıran
Malatyalı şöyle baktı bir
Ana baba günüydü herhal
Her yönde toz duman!
Vay anam vay!
Bu belalı başınan
Kime ne diyem
Kime ne diyem
Nerelere gidem
Ya derdime derman
Ya katlime ferman!
Başı daralınca Yılmaz'ın
Baktı atacak taşı yoktu
Baktı eli durmuş, ayağı durmuştu
Vurulmuştu.
Çıkardı yüreğini kan içinde
Çarptı kötünün kafasına
Hay bu nasıl devran?
28
Nisandı
Yavri
Hey!
Ham
Meyveyi
Kopardılar
Dalından.

 

Enver GÖKÇE

 

Tarih:
Diğer Haberler