MTA Tabiat Tarihi Müzesi geçen yıl insan evrimiyle ilgili bir bölümü kaldırmasıyla gündeme gelmişti. Şimdi de müzenin doğa tarihi panolarında "evrim" kelimesinin üzeri "gelişim" yazan bantlarla örtülmüş!
Örneğin hortumlu memeliler "dünyanın dört bir yanına yayılarak evrimleşmişlerdir" cümlesinde sondaki kelime kapatılarak "dünyanın dört bir yanına yayılarak gelişmişlerdir" diye dönüştürülmüş. Sürüngenleri anlatan "(...) uzun evrim süreci sırasında ön ve ayak üyelerini yitiren yılanlar" ifadesi "(...) uzun gelişim süreci sırasında ön ve ayak üyelerini yitiren yılanlar" diye değiştirilmiş. Elbette ki içler acısı bir durum her şeyden önce gelişim kavramı biyolojide zigottan öldüğü döneme kadar oluşan artışta gelişim kavramından bahsedilirken ifadede sanki sürüngenler belli bir yaşa geliyormuş da bacaklarını kaybedip yılana dönüşüyormuş gibi anlaşılıyor..
Bunu yapabilen zihniyetin, bir maden işletmesinin işçilerin güvenliğini riske atan durumları sansürlemeyeceğini kim bilebilir?
Berat Albayrak'ın 2015'te Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı olmasının ardından Müze'de gözle görünür değişimler başlamıştı.
MTA Müzesi Neden ÖNEMLİ?
Bilim insanları Müze'deki bu gidişata karşı kamuoyunun tepkisinin Müze'yi sahiplenmek olması gerektiğini ifade ediyor. Türkiye'nin ilk doğa tarihi müzesi olarak 1968'de kurulan Müze'nin halen Türkiye'de bir eşi bulunmuyor. Müze aynı zamanda bir bilimsel araştırma kurumu.
MTA Tabiat Tarihi Müze'sinde halka sunulan içerik, bir evrimsel biyoloji dersi için çok zengin malzeme içeriyor
Müzenin başlıca eksiği ise, tüm bu ilginç öğelerin herhangi bir bağlamdan kopuk sergileniyor olması.
ODTÜ Biyoloji ve Genetik Öğrenci Topluluğu, her yıl düzenledikleri Aykut Kence Evrim Konferansı kapsamında Müze'ye düzenledikleri rehberli turlarla bu açığı gidermeye çalışıyorlardı. Yine bu topluluk ve bilimci emekçilerinin katkılarıyla zengin bir MTA Müzesi rehber kitapçığı hazırlaması da planlanıyor.
EVRİM SANSÜRÜNÜN YARATACAĞI SIKINTILAR
Evrim 21.yüzyılda giderek önem kazanan ve biyoloji içinde bir branş konumunun ötesine çıkarak tıp, ziraat, eczacılık, genetik, biyomühendislik, evrimsel robotik, ıslahat gibi bir çok alanda olmazsa olmaz bir disiplini haline geldi. Lise ve ortaokul müfredatından çıkarılan evrim teorisi biyolojiyi anlaşılmaz bir hale sokacağı aşikâr. Örneğin ökaryot ve prokaryot bir hücreyi anlatacak bir lise öğretmeni endosimbiyoz hipotezine değinemeyecek. Değinmediği takdirde ise ökaryat hücrelerinin prokaryot hüclerden nasıl türediği anlatılamayacak. Ayrıca bir biyoloji öğretmeninin yaşıyacağı en büyük sorun bu konularda ağzından çıkacak bir kelimenin müfredatta olmadığı şeklinde şikâyetlerle karşılaşacağıda açık. Biyoloji öğretmenleri dersi akademik bir özveriyle anlatamayacak anlattığı takdırde mesleki suçlamalar ve şikâyetler üzerine gerecek. Bu nedenle cımbızla kelime seçmesi gerekecek. Öğrenciler ise yönünü bulamayacak çünkü evrim ışığı olmadan biyoloji karanlıktır.